1 Gün: İzmir, Erzurum, KarsSaat: 04.45’de Adnan Menderes Havalimanı İç hatlar terminali’nde oluyor ve check in işlerimleri için kimliklerimiz ile birlikte SunExpress kontuarına gidiyoruz. Sun Express Hava yollarına ait XQ9294 sefer sayılı uçuşu ile Saat: 05.45’deki uçak ile Erzurum’a uçuyoruz. Yaklaşık olarak 2 saatlik yolculuğumuz sonrası bizi bekleyen rehberimiz ile buluşup tur aracımıza geçiyoruz. Sabah kahvaltısı (ekstra) için mola veriyoruz. Ardından, Doğu Anadolu`nun en büyük şehirlerinden ve aynı zamanda 1900 m. yüksekliğiyle ülkemizin en yüksekteki şehir merkezi ve eski eserlerinin neredeyse tamamı, volkanik, bazaltik kara taştan olan, Erzurum’da turumuza başlıyoruz. Ülkemizin açık avlulu en büyük medresesi olan ve Büyük Selçukların bölge’deki mimari süslemelerini göreceğimiz Çifte Minareli Medrese’nin ardından Ulu Cami’yi gezip, Üç Kümbetleri görüyoruz. İslam Eserleri Müzesi olarak kullanılan ve kapalı medreselerin ender örneklerinden olan Yakutiye Medresesi’ni ziyaret ediyoruz. Erzurum’un ünlü Oltu taşı işçiliğini görmek için Taş Han’da vereceğimiz molanın ardından Erzurum Kongresi’nin yapıldığı Tarihi binayı fotoğrafladıktan sonra Erzurum'un ünlü çağ kebabının tadına bakıp, Erzurum`dan ayrılıp Kars`a doğru yola çıkıyoruz. Pasinler`den geçerken Aras ve Kargapazarı nehirlerinin kesiştiği noktaya inşa edilmiş olan 800 yıllık Moğol eseri olan Çobandede Köprüsü`nde fotoğraf molası verdikten sonra Horasan, Sarıkamış yoluyla ülkemizin en doğusunda olmasına rağmen, aslında Kafkasya`nın en batısında olan bir şehir olan 1750 mt rakımlı Kars`a ulaşıyoruz. Hem doğulu, hem batılı özellikleriyle çevresindeki Erzurum, Ağrı, Iğdır gibi illerden kültürel anlamda çok farklı, kıpır kıpır, sokakları hayat dolu bir şehir olan, 1877 yılından sonraki 40 yıl boyunca Rus işgalindeyken yeniden kurulan, Baltık mimarisinin ülkemizde en iyi izlenebileceği merkezlerden birisi olan Kars’da turumuza başlıyoruz. Birbirini 90 derecelik açıyla kesen sokaklar, cepheleri süslü, kesme taş binaları ile Kars`ı çok sevecek, Kars şehir merkezine bir kartal yuvası gibi tepeden bakan Kars Kalesi, Katedral diye de bilinen 12 Havariler Kilisesi gezilerini yaptıktan sonra serbest zamanda şehir sokaklarında dolaşabilirsiniz. Akşam yemeği ve konaklama Kars’daki otelimizde.
Erzurum – Kars: 215 km. Geceleme: Kars’ta.
2 Gün: Kars, Ani, Iğdır, Doğu Beyazıt, İshakpaşa Sarayı, Muradiye Şelalesi, VanSabah kahvaltısını otelimizde aldıktan sonra, ilk olarak tam Ermenistan sınırında yer alan Ani Harabeleri`ne gidiyoruz. 1000 yıl öncesinin bölgenin en büyük, en zengin şehri olan Ani’de; Surları, kapıları, Resimli Kilise, Tigran Honest Kilisesi,Ebul El Menuçehr Camisi, İpekyolu Köprüsü gibi eserleri görerek 2 ülke arasında sınırı oluşturan Arpaçay`a tepeden bakarak bu unutulmaz geziyi tamamlayacağız. Digor, Tuzluca yolunu kullanarak, uzunca bir süre Ermenistan sınırına paralel bir şekilde giderek 850 rakımlı Iğdır`a ulaşıyoruz. Dikkatle bakarsanız Erivan`ın Evleri ve sınırımıza çok yakın kurulmuş olan Metzamor Nükleer Santrali`ni de görebilirsiniz. Doğu’nun Çukurova’sı olarak adlandırılan Iğdır, yüksek dağların arasına sıkıştığı için çevresinden çok daha yumuşak ve ılıman bir havaya sahip olan ovada her türlü sebze ve meyve hatta pamuk bile yetişmektedir. Iğdır`ın sırtını dayamış olduğu, 5137 m. yüksekliğiyle ülkemizin en yüksek dağı olan Ağrı Dağı`nı fotoğraflamak için uygun bir noktada durup, fotoğraf molası vereceğiz. Daha sonra 1625 rakımlı Doğu Beyazıt`a geçiyoruz. Çarşısında vereceğimiz alışveriş molasında yan yana sıralanmış Pasajlarda pek çok farklı ürünü normal fiyatlarından çok daha ucuza alma şansını bulabilirsiniz. Serbest zamandan sonra İshak Paşa Sarayı`na çıkıyoruz. 220 yıllık bu saray yapıldığı günden bu yana tüm Doğu Anadolu`nun sembol yapısı olmuştur. Bütün ovaya tepeden bakan konumuyla, birbirinden eşsiz taş işlemeli Anıtsal Kapılarıyla, 116 odalı muhteşem bir saray yapısı bizi bekliyor. Buradaki gezimizin ardından ülkemizdeki en yüksek karayolu geçitlerinden birisi olan Tendürek Dağı Geçidi (2644 m.) ‘nde duraklıyoruz. Tendürek volkanından çıkan lavların katılaşarak çok ilginç bir görüntü oluşturduğu geçitte fotoğraf için mola vereceğiz. Çaldıran Ovası`ndan geçerken Yavuz Sultan Selim ile Şah İsmail arasındaki meşhur savaşın geçtiği alanları görüyoruz. Bendi Mahi Çayı üzerindeki Muradiye Şelalesi`nde de fotoğraf molası verip suyun tabiattaki gücüne tanık oluyoruz. Daha sonra Van Gölü`nü solumuza alarak Urartuların başkenti doğunun Parisi Van’a ulaşıyoruz ve otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeği ve konaklama Van’daki otelimizde.
Kars – Ani: 46 km. Ani – Iğdır – Doğubeyazıt: 182 km. Doğubeyazıt – Muradiye: 96 km. Muradiye – Ani: 157 km. Geceleme: Van’da.
3 Gün: Van, Gevaş, Akdamar, Malabadi, Batman, Hasankeyf, MidyatSabah kahvaltısını otelimizde aldıktan sonra, öncelikle Van Kalesi’ni görüp yola çıkıyoruz. Edremit üzerinden Gevaş'a ulaşıyor, iskeleden tekneye binerek 25 dakikalık mavi yolculukla Akdamar Adası’na ulaşıyoruz. İncil ve Tevrat konulu kabartmalarıyla dikkat çeken Kutsal Haç Kilisesini olan Akdamar Kilisesini geziyoruz. Kilise ziyaretimizin ardından Kuskun kıran Tünelinden geçerek Tatvan, Bitlis üzerinden Ziyaret beldesinde bulunan Veysel Karani'nin Türbesini ziyaret ediyoruz. Bu anlamlı ziyaretimizin ardından yolumuza devam ederek, Dünya’da taş köprüler içinde kemeri en geniş olan Malabadi Köprüsünde aşka mezar olan köprünün hikâyesini dinledikten sonra, Batman'ı geçerek yolda Petrol Kuyularını görüyoruz. Güneydoğu’da sulamada önemli bir yeri olan Dicle nehrini sağımıza alarak, Ilısu Barajı’nın suları altında kalmakla karşı karşıya olan Hasankeyf'e doğru yol alırken, yolumuzun üzerinde Uzun Hasan’ın oğlu Zeynel Bey Türbesi’ni görüyoruz. Antik Hasankeyf Köprüsü’nün kalıntıları, El Rızık Camii, küçük saray ve mağaralar gezilerimiz sonrası serbest zamanda yöresel alışverişlerimizi gerçekleştiriyoruz. Hasankeyf'ten ayrılarak Süryanilerin en önemli merkezlerinden biri olan küçük Mardin olarak bilinen Midyat’a hareket ediyoruz. Birçok dizinin çekildiği Midyat'ta Konuk evi ve Telkari alışverişlerimizi gerçekleştiriyoruz. Buradaki serbest zamanımızın ardından Midyat 'ta bulunan otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeği ve konaklama Midyat’daki otelimizde.
Van – Batman: 307 km. Batman – Midyat: 79 km. Geceleme: Mardin & Midyat’ta.
4 Gün: Midyat, Deyrul Zaferan, Mardin, Adıyaman, Nemrut (Gün Doğumu)Sabah kahvaltısını otelimizde aldıktan sonra, Ömerli üzerinden Taşın dile geldiği dinler açısından hoşgörü merkezi olan Mardin’e ulaşıyoruz. İlk olarak şehir merkezine 5 km uzaklıktaki Deyrul Zaferan Manastırı’na ulaşıyoruz. Bir dönem tüm dünya Süryanileri’nin Metropolitlik merkezi konumunda olan bu tarihi yapıda manastır görevlileri eşliğinde güneş tapınağı ve manastırın bölümlerini geziyoruz. Mardin şehir merkezine ulaşıyoruz. Aracımızdan ayrılarak bu büyülü kenti sizlerle keşfetmeye başlıyoruz. İlk durağımız; Mor Behrem Kırklar Kilisesi. Kilise görevlisinden alacağımız bilgilerin ardından Mardin'in dar sokaklarında yapacağımız yürüyüşle, Mardin müzesi ve bölgenin en önemli yapılarından biri olan Ulu Camii görüyor ve fotoğraflıyoruz. Ardından birçok dizi ve filme ev sahipliği yapmış PTT binası geziyor, Şehidiye Camii ve Medresesi ziyaretimiz sonrası Mardin'in sembollerinden olan Abbaralardan geçip aracımıza binerek, Kasımiye Medresesi’ne ulaşıyoruz. Selçuklu döneminde üniversite denginde eğitim veren bu olağan üstü mimaride Güneydoğu kültüründeki eyvan felsefesini öğrenip gezilerimizi tamamlıyoruz. Öğle yemeği için vereceğimiz molanın ardından Mardin'den ayrılıyoruz. Diyarbakır üzerinden Adıyaman'a ulaşıyoruz. Otelimize yerleşiyoruz. Gece geç saatlerde buluşarak gün doğumu için 2150m yükseklikteki Nemrut Dağına çıkıyoruz. Kommagene Krallığının en önemli tapınağı olan ve UNESCO kültür mirası listesinde bulunan milli parkta önce gün doğumunu izliyor, Kommagene Kralı I. Antiochos' un yaptırdığı Tanrılar tahtını ve heykellerini görüyoruz. Ardından, Arsemia, Cendere Köprüsü, Karakuş Tümülüsü 'nü gezip otelimize geri dönüyoruz ve turumuza devam ediyoruz. Geceleme otelimizde.
Midyat – Mardin: 70 km. Mardin – Adıyaman: 299 km. Geceleme: Adıyaman’da.
5 Gün: Adıyaman, Atatürk Barajı, Göbeklitepe, Harran, Şanlıurfa (Sıra Gecesi)Sabah kahvaltısını otelimizde aldıktan sonra, Adıyaman’dan ayrılıp yolumuza devam ediyoruz. Önce Türkiye'nin en büyük barajı ve GAP'ın en büyük sulama projesi olan Atatürk Barajı’nı geziyoruz. Urfa'ya doğru yola devam ediyoruz. İlk durağımız 11 Bin yıl öncesine ait Dünya’nın en eski tapınağının bulunduğu Göbeklitepe. Anadolu kültürümüzün zenginlik ve ihtişamı karşısında saygı duyuyoruz. Buradaki etkileyici gezimizin ardından, yolların kesiştiği yer anlamına gelen ve isminde har kelimesiyle ne kadar sıcak bir yer olduğunu anlatan Harran'a gidiyoruz. Kazı ve restorasyon çalışmaları devam eden Harran'da; Antik Kent, Ulu cami, İlk İslam Üniversitesi'ni görüyoruz. Konik Kubbeli ya da arı kovanı evleri dediğimiz tarihi 200 yıllık Harran evlerinde yöresel kıyafetleri giyerek güzel anlar yaşıyor, fotoğraflarla ölümsüzleştiriyoruz. Daha sonra, Harran Kalesi ve şehir surlarını görüp Şanlıurfa şehir merkezine hareket ediyor ve öğle yemeği molası veriyoruz. Yemek sonrasında Şanlıurfa'yı geziyoruz. Şanlıurfa'da; Halil-ür Rahman Camii, Balıklı Göl, Ayn-ı Zeliha Gölü, İbrahim Peygamber Makamı, Rızvaniye Cami, Şanlıurfa Kalesi, Bedesten ve Sipahi Pazarı'nı içeren gezi programının ardından meşhur Gümrük Han'a geçiyoruz. Burada dileyen misafirlerimiz mırra veya menengiç kahvesini tadabilirler. Sonrasında otele yerleşme ve akşam yemeği. Arzu eden konuklarımız ekstra “Sıra Gecesi” programına katılabilirler. Geceleme Urfa’daki otelimizde.
Adıyaman – Şanlıurfa: 113 km. Geceleme: Şanlıurfa’da.
6 Gün: Şanlıurfa, Halfeti, Birecik, Gaziantep (Kapsamlı Antep Turu)Sabah otelimizdeki kahvaltımızın ardından, Siyah Gülün yetiştiği yer olan ve Birecik Barajı gölü altında kalan Halfeti'ye ulaşıyoruz, burada tekne turu yapıyoruz. Tekne turu sırasında doğa’nın nerde bittiği insan eliyle yapılan yapıların nerede başladığını fark edemeyeceğiniz Merzemin Çayı ile Fırat nehrini birleştiği yerde kurulan Yuhanna'nın İncili yazdığı yer olan Rumkale'yi, Baraj sularının dolmasıyla tamamen boşaltılan Savaşan Köyü’nü görüyoruz. Gizli cennetteki gezimizi bitirip Gaziantep'e doğru yola çıkıyoruz yolumuzun üzerinde nesilleri tükenmekte iken koruma altına alınan Kelaynak Kuşlarının Üretim İstasyonunu görüyoruz, Birecik merkezinde bulunan Fırat nehri üzerindeki ünlü Birecik Köprüsünden geçip, Güneydoğunun Paris'i olan Gaziantep'e ulaşıyoruz. Dünyanın en büyük mozaik müzesi olan ve Zeugma Antik Kentin’de kurtarma çalışmaları ile gün ışığına çıkarılan mozaiklerin sergilendiği Gaziantep Mozaik Müzesi geziyoruz, her birinin mitolojik hikâyesini rehberimizden dinlerken kendimizi Fırat kıyısındaki Zeugma kentinde bulacağız. Gezimize Gaziantep şehir merkezini gezerek devam ediyoruz, ilk olarak Kurtuluş Savaşının izlerini görebileceğimiz, Kendirli Kilisesi’ni görüyoruz. Atatürk’ün Anteplilere seslendiği ilkokulu görüyoruz. Kentin eski sokaklarındaki gezimiz sırasında eski evleri ermeni ve türk mahallelerini gezip Bey mahallesini görüp tarihi çarşılara doğru yürüyüşümüze devam ediyoruz. Karagöz Camii, Antep Turistik Çarşısı, Zincirli Bedesten, Tütün Hanı, Pişirici Kasteli, Elmacı Pazarı, Bakırcılar Çarşısı, Tarihi Tahmisin Kahvesinde içeceğimiz Menengiç Kahvesi ile dinleniyoruz ve çarşılarda vereceğimiz serbest zamanın ardından otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeği ve konaklama Antep’deki otelimizde.
Şanlıurfa – Gaziantep: 140 km. Geceleme: Gaziantep’de.
7 Gün: Gaziantep, Antakya, Harbiye, Adana, İzmirSabah kahvaltımızın ardından otelimizden ayrılıp Nurdağı, İslahiye, Hassa yolunu takip ederek Hristiyanlığın en önemli merkezlerinden biri olan Antakya'ya ulaşıyoruz. Gezimize Dünya’nın en büyük üçüncü mozaik müzesini Antakya Mozaik Müzesi’ni ziyaret ederek başlıyoruz. Bir dönem şaşalı hayat yaşayan Antik dönemin en önemli kentlerinden olan Antiocheia’dan kalan mozaikleri gezerken Kem Göz Mozaiği’ni görmeyi unutmuyoruz. Mozaiklerden sonra Uzun Çarşı’dan geçerken peynir çeşitlerini görüp, satın alma fırsatı bulacağız. İlk Hıristiyanlık şehitlerinden olan Habib-i Neccar Camii gezisi sonrası Antakya Sokaklarında yürüyerek kısa bir Antakya turu yapıyoruz. Müsait olduğu takdirde gezebileceğimiz Türk-Katolik Kilisesi’ni görüp, Tarihi Antakya Evlerini gördükten sonra, Dünya’nın ilk kilisesi olarak kabul edilen St. Pierre Kilisesi’ne gidiyoruz. Kilise önündeki Antakya Manzarası sizleri büyüleyecek ve sonrasında Antakya'dan 12 km ileride Daphne ve Apollon'un Aşklarının geçtiği Harbiye'ye (Dafne) giderek mesire yeri olan Şaleleri görüyoruz. İpek ve defne ağacı, sabun vb. ürünleri aldıktan Antakya'daki gezimizi tamamlayıp, Belen Geçidinden geçerek Soğuk oluk ve İskenderun'u panoramik olarak görüp Adana'ya ulaşıyoruz. Burada Türkiye'nin en büyük cami’si olan ve seyhan nehri kenarındaki Sabancı Merkez Camii’ni, bir zamanlar üstünden geçenlerden ücret alınan Taş Köprü'yü görüp havaalanına gidiyoruz. Adana Havalimanı’nda SunExpress Hava Yolları’na ait XQ9307 sefer sayılı uçuşu ile Saat: 22.15’deki uçağa binerek 1,5 saatlik yolculuk sonrasında İzmir’e ulaşıyoruz. Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu hatıraları ve görüntüleri ile birlikte vedalaşıyoruz. Bir başka GENÇAYSTAR organizasyonunda tekrar karşılaşmayı dileyerek ayrılıyoruz. Gaziantep – Antakya: 220 km. Antakya – Adana: 200 km.
