Istanbul Atatürk Havalimanı Dış Hatlar Gidiş Terminali  KLM Hava Yolları bankosu önünde en geç saat 03:15’de buluşma,  KL 1610 ile saat 06:00’da Amsterdam’a uçuş.  Saat 08:30’da Amsterdam’a varış ve  KL 723 ile saat 10:30’da Havana’ya  hareket.  Aynı gün yerel saat ile 14:50’de  Havana’ya varış,  pasaport ve gümrük işlemlerini takiben  Eski Havana’nın tam merkezindeki,  IBEROSTAR PARQUE CENTRAL Hotel (5*) giriş ve serbest zaman.  http://www.hotelparquecentral-cuba.com 

Kahvaltıyı takiben,  tam gün Havana’yı gezeceğiz.  Göreceğimiz yerler arasında ; Havana’nın dört ünlü meydanı  Plaza Catedral,  Plaza de Armas,  Plaza de San Francisken ve Plaza Vieja bulunuyor.  Ziyaret edeceğimiz Devrim Müzesinde,  Cuba Devriminin gelişim sürecini izleyecek ve bu müzenin bahçesinde,  Fidel,  Che,  Cienfuegos,  Raul ve 82 devrimci arkadaşının,  25 Kasım 1956’da Meksika'nın Tuxon kentinden yola çıkıp,  02 Aralık 1956 günü Cuba'nın Granma (sonradan bu ismi almıştır) bölgesine geldikleri ve aslında 12 kişilik olan ünlü Granma teknesini göreceğiz…Öğle yemeği (dahil değildir) molasını takiben,  otobüsümüzle,  Havana içinde panoramik bir şehir turu yapacak,  Devrim Meydanı,  Vedado,  Miramar gibi yerleşimleri,  Malecon Bulvarı,  US Interest Section,  Tribuna Antiemperialista,  Paseo de Prado gibi önemli yerleri gördükten sonra,  otelimize döneceğiz.  Sonrasında,  isteyenlerle Havana’nın alış-veriş cenneti Almacenes de San Jose’ye gidebiliriz.   Akşam,  yine isteyenlerle eski Havana’nın birbirinden keyifli barlarını dolaşabiliriz.  Değişmez istek parçaları arasında,  Carlos Puebla'nın,  1965 yılında Afrika'ya gitmek üzere Cuba'dan ayrılan Che Guevera için yazdığı  "Hasta Siempre" veya “Guantanamera” mutlaka olacaktır.  Tabii,  hemen her barda en popüler içkinin “Mojito” olduğunu hatırlatır,  Cuba’nın yerel biraları arasında “Bucanero” ve “Crystal”i de denemenizi öneririz.  Geceleme,  Havana IBEROSTAR PARQUE CENTRAL Hotel,  http://www.hotelparquecentral-cuba.com

Cuba Adası'nı kuzey batıdan güney doğuya doğru geçeceğimiz bu güne sabah 08:00'de otelden hareket ederek başlıyoruz.  Habana Limanı’nın altındaki tünelden geçtikten hemen sonra,  Morro Kalesi önünde bir fotoğraf molası verecek ve buradan tüm Habana’yı görüntüleme fırsatı bulacağız. Sonraki durağımız,  09 Ekim 1967'de Bolivya'da haince öldürülen efsanevi devrimci Ernesto Che Guevera'nın Santa Clara'daki anıt mezarı...Aynı mekan içinde,  Bolivya'da Che ile birlikte hayatlarını kaybeden diğer devrimci arkadaşlarının da mezarları bulunuyor.  31 Aralık 1958'de Che ve bir diğer ünlü komutan Camilio Cienfuegos tarafından elde edilen Santa Clara zaferinden bir gün sonra 1 Ocak 1959'da Batista,  uçakla Dominik Cumhuriyetine kaçmak zorunda kalmıştı.  Öğle yemeğini (dahildir) yörede alacağız.  Santa Clara’da,  Batistanın son ümidi olarak gönderilen ve Che Guevera tarafından  ele geçirilen Zırhlı Tren baskınının olduğu açık hava müzesini de gördükten sonra yolumuza devam edeceğiz. Trinidad’a gelmeden önce,  kolonizasyon dönemindeki şeker kamışı plantasyonlarıyla ünlü Vale de los Ingenios’daki,  Torre Del Ingenio Manacas-Iznaga’da 45 metre yüksekliğindeki “köle gözetleme kulesini görecek ve bu inanılmaz yapıyı,  köleliği lanetleyerek gezeceğiz. Ve Trinidad’a varış…1988 yılında UNESCO’nun dünya mirasını koruma programına alınan bu anıt kent,  mimari bir hazine olarak kabul edilmektedir.  “Herşey Dahil” konseptiyle 2 gece konaklayacağımız,  Trinidad’ın sahil bölgesi olan Ancon’da,   Karayip kıyısındaki Brisas Trinidad Del Mar Hotel’e gidiş,  (www.hotelescubanacan.com),  akşam yemeği ve her şey dahil konaklama.    

Kahvaltıyı takiben,   saat 08:30’da yarım gün Trinidad turu yapıyoruz.  18-19. yüzyıldan kalan otantik evleri,  Arnavut kaldırımlı sokakları,  antikalarla dolu ev ve müzeleri ile koloniyel bir cennet olan bu kenti tanıyacağız.  1514 yılında Yeni Dünya'ya doğru keşif gezileri yapan Velasquez tarafindan kurulan Trinidad'ta,  1797'de 56 tane şeker kamışı işleme tesisi ve buralarda calışan yaklaşık 12 bin köle varmıs…Trinidad'ta değişik tarihlerde yapilan 5 meydan var,  bunlardan en büyüğü Plaza Mayor aynı zamanda  Küba'nin en büyük katedraline de ev sahipliği yapıyor.  Katedralin hemen yanında bugün Romantik Müze olarak adlandırılan yapı,  aslında dönemin şeker kamışı zenginlerinden De Brunet Kontu'nun evi…Burayı veya günümüzde tarih müzesi olarak kullanılan Inzaga Kontunun evini ziyaret edeceğiz.    Trinidad’a gelip de yörenin en ünlü ve eski barı LaCanchanchara'ya uğramamak düşünülemez. 1723'de yapılmış bir malikanenin içindeki bu bar,  ismini bölgeye özgü bir içki olan ve seramik bir çanakta sunulan “canchanchara”dan almış,  ikramımız olarak bu yerel içki ile tanışacaksınız... Hergün kurulan ve yerel el sanatları ürünlerinin sergilendiği pazarlar,  alış veriş meraklıları için ilginç olabilir...Ayrica yerel resim sanatçılarının atölyelerini,  resim galerilerini gezebilir,  oldukça uygun fiyatlarla resim alabilirsiniz. Bugün öğle yemeğini,  Trinidad’da,  yerel deniz ürünlerinden oluşan bir menü olarak alacağız.  Saat 15:30’da,   otelimize dönüş ve Karayip Denizinin keyfini çıkarmak için serbest zaman...Otelde alacağımız akşam yemeğinden sonra yine isteyenlerle,  geceyi yaşamak için Trinidad’a gidebilir,  Casa de la Musica veya Casa de la Trova'da  değişik Cuba Grupları ve Trinidad’lıların mükemmel dans gösterilerini izleyip müzik dinleyebiliriz,  onlara katılabiliriz.   Geceleme,  Brisas Trinidad Del Mar Hotel’de… (www.hotelescubanacan.com).   

Kahvaltıdan sonra,  Cuba’nın belki de en güzel limanı ve Fransız koloniyel mimarisinin en iyi örneklerine sahip olan,  2005 yılında UNESCO tarafından dünya mirasını koruma programı içine alınan Cienfuegos'a hareket. Bu keyifli kenti,   tarihi kent merkezindeki Parque Marti’de vereceğimiz mola ile keşfedecek,   tarihi Terry Thomas Tiyatrosunu ziyaret ettikten sonra,  dönemin ünlü şeker baronlarından birine ait evi,  Palacio del Valle’i göreceğiz.  Bu yapının çatısından,  Cienfuegos’u seyrederken,  ikramımız olan yerel kokteyllerden birini içeceğiz.  Yörede alacağımız öğle yemeğini (dahildir) takiben  Habana’ya hareket,  IBEROSTAR PARQUE CENTRAL Hotel (5*)  http://www.hotelparquecentral-cuba.com  giriş ve serbest zaman.  Akşam için dört ayrı Plaza’da,  pek çok seçenek bulabilirsiniz.

Sabah çok erken saatlerde,  1 Mayıs Gösterilerine katılmak üzere ünlü Devrim Meydanı’na hareket edeceğiz… Milyonlarca Cuba’lıyı bir araya getiren ve Fidel’in tüm ünlü konuşmalarına ev sahipliği yapan Devrim Meydanı’nın ; Che Guevera ve Camillo Cienfuegos’un devasa rölyefleri ile Jose Marti’nin muhteşem anıtının çevrelediği etkileyici ortamında ; dünyanın dört bir yanından gelen insanlarla birlikte 1 Mayıs kortejine katılacak Raul Castro ve diğer üst düzey yöneticiler ile hayatta olan “eski tüfekleri” göreceğiz.  Gösteriler nedeniyle,  bugün,  Habana’daki tüm yollar trafiğe kapalı olacağından,  otobüsümüzle Devrim Meydanı’na mümkün olduğunca yaklaşmaya çalışacak,  bilahare yürüyeceğiz.  Festival havasındaki bu müthiş atmosferi ve unutulmaz deneyimi hep birlikte yaşadıktan ve kortej yürüyüşünün bitişinden sonra,  arabamızla buluşup otelimize geri döneceğiz.  Günümüzün geri kalanında istirahat ve Havana’yı keşfetmek için serbest zamanımız olacak… Akşam,  isteyenlerle,  Cuba tarihinde önemi olan,  La Rampa’daki iki oteli ziyaret edebiliriz. Bunlardan birisi,  açıldıktan 10 ay sonra gerçekleşen Devrim nedeniyle adı Habana Libre (Özgür Habana) olarak değiştirilen ve 15.katı bir süre Devrim Karargah Merkezi olarak kullanılan,  eski adıyla Habana Hilton’dur…Bu otelin lobisinde o günlerden kalma tarihi fotoğrafları inceleyebiliriz.  Takiben Hotel Nacional’i ziyaret edebiliriz.  Dönemin ünlü ABD Mimarlık Şirketi McKim Mead & White tarafından yapılmış olan Hotel Nacional,  1930 yılında hizmete girmiş ve bu tarihten Devrim’e kadar,  Havana'ya gelen ABD yüksek sosyetesinin buluşma mekanı olmuştur.  Otelin giriş katındaki  Bar de la Historia,  1930’lardan bu yana otelde konaklayan ünlülerin fotoğraflarıyla adeta otelin tarihini sergilemektedir.  Hotel Nacional,  1940’lardan itibaren Devrim’e kadar ABD’li ünlü Mafia Şefi Meyer Lansky ile özdeşleşmiştir.  Batista tarafından adaya davet edilen Lansky,  22 Aralık 1946’da,  ABD’deki organize suç örgütlerinin tüm liderlerinin davet edildiği ve Havana ile ABD’deki yer altı suç sektörünün paylaşımının konu edildiği Havana Konferansını bu otelde düzenlemişti.  Bu toplantıyı,  Baba – The Godfather filminin ikinci bölümünden muhtemelen hatırlayabilirsiniz…Daha sonra Meyer Lansky,  1955’de bu otelde Batista ile ortak olarak çok lüks bir Kumarhane de açmıştır. 

Kahvaltıyı takiben saat 09:00'da günübirlik olarak, tartışmasız dünyanın en kıymetli tütünlerinin yetiştiği Pinar del Rio’ya gideceğiz.  Burada Küba’nın ilk Puro Fabrikalarından birini gördükten sonra  Cueva del Indio Mağarasını gezip,  Mural de la Prehistoria’da muhteşem güzellikteki bir doğa ortamında,  Leovigildo Gonzales tarafından çizilen devasa yağlı boya eseri ilgiyle izleyeceğiz.  Yörede alacağımız öğle yemeğini (dahildir) takiben,  Los Jazmines tepesinden,  Viniales Vadisini seyrettikten sonra,  ilginç bir deneyim yaşayacak ve Cuba’da ender imtiyazlara sahip kişilerden biri olan,  Sinyor Montesinos’un tütün çiftliğini gezecek,  kendisi ve ailesiyle tanışacağız.  Isteyenler,  Sinyor Montesinos’un kendi sardığı purolardan ve yine kendi yetiştirdiği kahveden,  kara fasulyeden satın alabilir.  Havana’ya dönüş ve serbest zaman… Geceyi sürdürmek isteyenler için,  Habana’nın en iyi Latin Jazz Klübü La Zora Y Cuervo,   Nacional Hotel’in hemen karşısındadır…Daha hızlı bir mekan arayanlara da Casa de la Musica Miramar’ı tavsiye edebiliriz…Geceleme,  IBEROSTAR PARQUE CENTRAL Hotel http://www.hotelparquecentral-cuba.com

Kahvaltıyı takiben serbest zaman…Oteldeki check-out işlemlerinizi en geç saat 12:00’ye dek tamamladıktan sonra,  bavullarınızı otelde emanete bırakabilirsiniz.  Bu saate dek serbest zamanımız olacaktır,  son dakika alış verişleri için iyi bir fırsat… Otelden,  Havalimanına transfer saatimiz 13:30’dur.   Check-in işlemlerini takiben,  Küba Yurt Dışı Çıkış Vergisini ödeyecek,  bilahare pasaport ve gümrük işlemlerini yaptıktan sonra,  KL 724 ile saat 16:45’de  Amsterdam’a uçacağız.  Geceyi uçakta geçiriyoruz.  Amsterdam Havalimanına varışımız,  04 Mayıs Pazartesi sabahı saat 08:20’dedir.  Amsterdam’dan KL 1613 ile saat 11:25’de Istanbul’a hareket edecek ve aynı gün yani 04 Mayıs Pazartesi günü,  Türkiye saati ile 15:45’de Istanbul  Atatürk Hava Limanında olacağız.